Uykusuz Bir Gece

Mandolin Yayınları'nın çok sevdiğimiz kitabı Aya Yolculuktan sonra yine aynı yayınevinin bu kitabını almadan duramadım. Kitapların kapakları, içeriği o kadar benzer ki yeni kitap gelince Defne bir koşu Aya Yolculuğu kapıp getirdi, bu da bunun gibi diye.
Geçenlerde yazdığım postta 2 resmini kullanmıştım bu kitabın. Hazır iç resimleri varken, birkaç kişi de hangi kitap diye sorunca yazmadan edemedim.

Serinin diğer kitabı gibi yine çok basit, sımsıcak, çok şeker bir öyküsü var Uykusuz Bir Gece'nin. Bir akşam vakti ayı ailesinin evinde başlıyor öykü. Bebek ayı oyun oynuyor, bay ayı gazete okuyor, anne ayı ise örgü örüyor. Derken uykuları geliyor ve hep beraber yatakodalarına gidiyorlar. Bay ayı yatınca bir bakıyor bayan ayı horul horul horulduyor. Uyuyamayacağını anlayıp, bebek ayının odasına gidiyor. Bebek ayı da uyumamış uçak taklidi yapan sesler çıkarıyor. Orada da uyuyamayacağını da anlayınca mutfağa gidiyor. Mutfakta da suyun damlaması, buzdolabının sesi rahatsız edince bahçeye çıkıyor. Bahçede de hayvanların seslerinden rahatsız oluyor ve arabasında yatmaya karar veriyor. Orada da sıkışıklıktan uyuyamıyor ve doğan güneş rahatsız ediyor. En sonunda eve geri dönüyor. Bebek ayıyı uyumuş, bayan ayıyı da yana döndüğü için horlamayı kesmiş halde buluyor. Tam uykuya daldığında saatin zrrrrrr diyen sesine uyanıyor. Bebek ayı yatağa gelip zıplıyor. Bay ayının iyi uyuyamadığını anlayan bayan ayı ona çay getirmeyi teklif ediyor ve getiriyor da. Hikaye de böyle sona eriyor.

İlk okuduğumda "eee sonra" gibi bir duygu uyanmıştı içimde. Bu nasıl hikaye demiş, kitabı Defne'ye gösterip göstermemekte kararsız kalmıştım. Sonra kararı ona bırakıp kitabı çıkarmaya karar verdim. Okudukça ben çok sevdim. Defne benden de çok sevdi. Defalarca okuttu. Görseller bir önceki kitapla çok benziyor zaten, çok güzeller. Yayınevinin kitaplarının fiyatları da oldukça uygun. Biz tavsiye ediyoruz.

İyi okumalar...