Sen Uyurken...

Evin en sessiz en sakin en dingin saatleri. Defne uyumuş, çay konmuş, anneanne dizi keyfine anne blog dünyasına dalmış. Diyorum ya yazamıyorum diye, tv bile kafamı karıştırıyor. Aldım başka bir odaya geldim bilgisayarı. Sessizlikte biraz yazar dönerim içeri.

Hiç istemiyorum ama sanırım şımarmaya başlayan bir kızım var. Ya da iki yaş durumları bizim eve de uğruyor yavaş yavaş. Ağzımızdan çıkan her soruya şartlanmış gibi red cevabı vermesi bundan belki. Yemeyeceğim derken uzatılan kaşığa ağzını açmasının başka bir açıklaması olabilir mi?
İstediği olmayınca bir ağlaması var, gören 3 öğün dövüyoruz zanneder. O kadar içli o kadar yürek parçalayıcı ki anlatamam. Gözlerinden akan boncuk boncuk yaşları, içli içli kesik kesik istediğini söylemeye çalışmasını gören dediğini yapmamakta çok ama çok zorlanır eminim. Babası daha katı, ağlama seni anlamıyorum diyerek susmasını sağlıyor bazen. Kandırmak çok ama çok zorlaştı, uzattıkça uzatıyor. Bütün gün mıy mıy mız mız, çok zorluyor çok. İlk 1 senesinde doğru düzgün ağlamamış bir bebekle yaşamaya alışan bizler için daha da zor.

Düşünüyorum bazen, haksızlık mı ediyorum acaba diye. Birlikte olduğum saatler sayılı zaten, akşam da erken uyuyor, birkaç saatlik zaman diliminde bile yoruldum diyorum, bütün günü birlikte geçirsem ne yapardım ki? Benim bunalmam değil de bunu ona yansıtmam problem olurdu daha çok. Tam zamanlı bir anne olarak nasıl bir anne olurdum acaba, cidden merak ediyorum. Bir çocukla bütün bir günü yalnız evde geçirmek gerçekten zor olmalı ki sonsuz sabırlı bir insan olan annem bile benim eve dönmemi, yaşıtlarına göre nispeten sakin Defne'ye bakarken bile, sabırsızlıkla bekliyor.

Belki de biraz bana naz yapıyor Defne, o konuda da şüphelerim var. Anneannesi de eşim de sen gelince mızmızlığa başlıyor diyorlar çünkü. Ama neden anneye nazlanır ki bu çocuklar hep?

İzmit'e e-bebek açılmış, çok mutluyum. Hoş ordan alacak çok fazla birşeyimiz kalmadı ama ufak tefek piyasada bulamadığım şeyler vardı, aldım çok iyi oldu. Defne'nin dişleri bir süredir sararmaya başlamıştı. Ne zamandır aklımdaydı bu dişmacunu. Bir de tombik eller için tombik pasteller. ne zamandır istiyorum, denk geldi. Ve gerçekten diğer uzun ince boya kalemlerine göre çok daha rahat tutuyor ve çok güzel karalıyor.
Cuma günü biz İlke'lere gittik. Gideceğimizi söyleyince çok ama çok sevindi. İlke de Defne'yi kapıda mutluluktan çığlık çığlığa karşıladı. Ama gün bu kadar mutlulukla dolu ve sevgi kelebekleri şeklinde geçmedi tabi. İlke oyuncaklarını vermek istemedi. Defne açtı muslukları, hıçkıra hıçkıra ağlamaya koyuldu. ne zaman böyle oldu bu kız ben de anlamadım. Genelde alamadığı oyuncağın arkasından mahsun mahsun bakar, başka birşeye yönelirdi. Bu sefer kıyametler koptu. sanırım bir oyuncağı kendisinin zannetti, aynısı bizde de olduğu için. En çok ona ağladı.

O anlar benim için çok ama çok zor oldu. Hem o anda oyuncağı kaptığım gibi Defne'ye vermek ve diğer çocuğu ağlatmak gibi  tuhaf düşüncelere kapılıyorum hem de müdahale etmemek için kendimi yiyip bitiriyorum. Son çareyi de gidip sadece teselli etmekte buluyorum. Ama bunları da yaşaması gerek değil mi?

 

Şu bisikletin başında bile az didişmediler. Halbuki İlke yüzüne bile bakmazmış biz yokken:) Tuhaf işte bu çocuklar. Bu soruna da şöyle önlü arkalı bir çözüm bulduk. Çok eğlendiler ama. Günün sonunda o kadar krize rağmen Defne kalmak İlke de bizi göndermemek derdindeydi. Hala da arkadaşını sayıklayıp duruyor.
Eee dostluk zaten böyle birşey değil mi?

29 yorum:

  1. Füsuncum defnenin davranışları bence çok doğal bu artık birey olmanın kendini kanıtlamanın sancıları. Herşeye hayır bizde de bir ara modaydı şimdi şimdi geçiyor.

    Arkadaşlar arasındaki problemlere olay itişmeye gelmedikçe mudahele etmiyoruz bizde. İstediği şeyi almak için arkadaşına başka bir oyuncak vermesini önerebilirsin Defneye işe yaramasa bile ağlamaktan başka iletişim yontemleri olduğunu keşfeder en azından.

    YanıtlaSil
  2. melekcim önerin için çok sağol, aklıma gelmemişti mutlaka deneyeceğim

    YanıtlaSil
  3. Bütün günü birlikte geçirsen ne mi yapardın heheheh ben cevap vereyi mi buna yoksa sen telefon hakkını mı kullanmak istersin ;)

    YanıtlaSil
  4. hmm seyirci jokeri mi alsam:)

    YanıtlaSil
  5. evet füsfüs bu çağlarda itiraz boyutu öyle ki bir arkadaşım 25 aylık kızına doğduğundan beri fındık kurdum der ama artık o bunu söylediğinde annesine "hayır!fındık kurmadın!"diye bağırıyor:)

    YanıtlaSil
  6. ayşe daha o yaşa gelmediği için bilemiyorum bu sancıları ama "oyuncağı diğer çocuğun elinden alma isteği"ni az biraz anladım gibi. Sanırım bu işler giderek zorlaşıyor. bol sabır ve kolaylık diliyorum hepimize:)

    YanıtlaSil
  7. canım benim ne kadar güzel uyuyor.Füsun seninle aynı duyguları paylaşıyorum Ada da genelde sakin bir çocuk olmasına rağmen,bütün günü ondan ayrı geçiriyor olmama rağmen yatma saatini iple çekiyorum bazen.BU durum bazen kendimi suçlu hissetmeme sebep oluyor.Ama bu aslında çok normal özellikle de bizim gibiler için.Kendi adıma söyliyim ben kimseye bağımlı olmayan biriyim bu çocuğumda olsa böyle.Artık bunun için kendimi suçlamaktan vazgeçtim.
    Her şeye itiraz durumu Ada da var tamamen yaşla ilgili birey oluyorlar artık.Herkese karsı tahammülsüz olan ben Adaya karşı çok sabırlıyım ve sürekli peki diyorum ona.Belki yaptığım yanlış ama inatlaşıp yüzgöz olmamak ya da hayır diyeceği şeyleri söyleyip otoritemi sarsmamak adına yapıyorum bunu.Bu arada Defnenin saçları nekadar uzamış son günlerde çok hoş.Bahsettiğin geceyi hatırlıyorum demek sen de oradaydın ve hatırlıyorsun:)Zaten o aralar uğurlama dilimize marş olmuştu.Gerçi hala söyleriz kocam çalar bağlamasıyla ben eşlik ederim.çok yazdım kusura bakma öpüyorum:)

    YanıtlaSil
  8. Son kare var ya harika,harika!!

    Şu dönemde arkadaş buluşmalarının öyle geçmesi çok normal,buluşmak için can atıyorlar buluşunca da paylaşamıyorlar çoğu eşyalarını,bizde de böyle..Alışacaklar zamanla tabii ki,bu da böyle bir dönem..

    Sevgiler..

    YanıtlaSil
  9. Füsuncum bizleride bu günler bekliyor sanırım...iyi ki bu kadar içten yazıyorsun, eminim bende aynı hisleri yaşayacağım zamanı geldiğinde. Heralde artık ben varım diyor Defne kuş. Sana kolaylıklar diliyorum arkadaşım...Uyuyan yüzüne bakınca geçiyor aslında herşey, böyle böyle büyüyecekler işte...

    Bütün fotoğraflar harika ama sonuncuya bayıldım inan, senin de dediğin gibi bir limon, bir zeytin:)

    YanıtlaSil
  10. Bisikletin tepesindeki resme bayıldım. Çok güzeller :)

    İki yaş sendromu hepimize uğruyor maalesef. Benim kızım 3 yaşına yaklaştı halen daha tüm olayları omajjjj diyerek reddiyor. Psikologlar ilk ergenlik diyorlar :) Geçecek inşallah...

    YanıtlaSil
  11. Arkadaşlar uzun uzadıya zaten gereken yorumları yazmıslar Fusüncum..

    Bunlar her yaşta yaşayacağımız, yaşadığımız sendromlar.

    Bize düşense sabır sabır sabır..

    Mınık melegımı ve senı çok opuyorum..

    YanıtlaSil
  12. Canım,anlattığın tüm davranışlar bizim evde de var;mız mızlıklar,ağlamalar,inatlar..daha neler neler..Sabırlı olmaya çalışıyorum akşam olsa da babamız gelse diyorum bazen:))
    e-bebek geçen ay bizim burda da açıldı,bizim içinde iyi oldu..
    Arkadaşlara gelince,yiğitinde iki arkadaşı var,isimlerini sürekli sayıklar durur..yan yana gelince oynuyorlar mı dersen çok ta değil:))
    Defnemin resimleri yine çok güzel,ee kızımız güzel olunca:))Bisiklete de ne güzel binmişler..

    YanıtlaSil
  13. Füsüncuğum bende bu soruyu sorarım zaman zaman kendimi bütün gün birlikte olsak daha mı düzende olurduk,daha iyi mi olur du? daha mı zorlanırdık.

    YanıtlaSil
  14. itiraz durumları bizdede başladı. biraz erken başladı bizde.. istediğini yaptırmak için 45 dk ağladığı oluyor. ama ağlamak değil bu, gözlerde yaşlar, ses ğoooooo şeklinde çıkıyor. saanki boğazını sıkıyorlar. birde kendini yere atma huyu var. al yerden ısır durumu .. sabır gerekiyor..bol sabır.. tüm gün yanında olmak değil önemli olan.. yanındauken içinde bulunduğumuz ruh hali önemli.. hiçbirşey yapmadan bile yanyana oturmak.. anne kız.. 10 dk bile yeter..

    YanıtlaSil
  15. melek ayol bu melekk.
    ilerde beni de mi bunlar bekliyor şimdi:)
    iyi ki çalışıyorum sanırım :)

    YanıtlaSil
  16. Benzer şeyler bizde de yaşanıyor Füsun'cum... Ağlayarak bir şey elde edemeyeceğini anlatmaya çalışıyorum çoğu zaman ben de... Sanırım biraz sabırlı olmamız gerekiyor... Müdahele konusunda ben de senin gibi davranıyorum... Ayrıca karşılaştığı her sorunda annesinin eteği altına gizlenen bir çocuk olmasını istemiyorum... Bu arada ben de ikinci fotoğrafa bayıldım

    YanıtlaSil
  17. 2 yaş sancıları böyle oluyormuş demek.hem yemicem diyip hem ağzını açmak gibi.ırmak da beter oldu bu günlerde.uslu çocuk gitti yerine sürekli ağlyan huysuz bir çocuk geldi.ne kadar sürecek bu ben dönemi?annelere çok sabır lazım,çokkk

    YanıtlaSil
  18. Maşallah kuzuma ne kadarda güzel uyuyor.inatlaşmalar bizdede almış başını gidiyor.Herşeye hayır hayır diyor bizimkide.Parka gidelim mi diyorum,hayır diyor,sonra hadi gidelim.Yandık biz ya dediğin gibi.Bu dönemi hasarsız atlatabilsek.Bolca sabır hepimize...

    YanıtlaSil
  19. Resimler cok güzek Füsüm .
    Ayrıca full time annelik bencede kasıcı birsey , en iisi böylesi emin ol.
    Bu arada fındık kurmadım diyen o bücürede çok güldüm ya , yok böyle bişey :))

    YanıtlaSil
  20. Bilmiyorum ya, gerçekten, bu ikilem hiç bitmeyecek herhalde... onlar ve biz var olduğumuz sürece hem bir denge çabası sürüp gidecek... hayırlı olsun ebebeğiniz bu arada şekerim;)

    YanıtlaSil
  21. fındık kurmadın mı? çok komikmiş bu ya:))

    hilal çok sağol, gerçekten bol sabır lazım

    başakcım istediğin kadar yaz ne kusuru:) bazen ben de uyusun diye gözünün içine bakıyorum, tek değilmişim demek

    esracım buluşa buluşa alışacaklar sanırım, bir de ağlamasalar pek iyi olacak ama:))

    özlemcim ikisi yanyana çok şeker oluyorlar ciddeen, çok sağol güzel sözlerin için

    dilekcim 3 yaşında hala devam mı ediyor, yandık o zaman:(

    YanıtlaSil
  22. şenaycım bol sabır dileyeyim ben o zaman:)

    filizcim sen babayı beklemekte çok haklısın bütün gün berabersinşiz, ama çok iyi altından kalkıyorsun bence

    güneşcim ben de soruyorum ama cevap bulamıyorum o ayrı

    pumpkin hoşgeldin ve çok haklısın, az ama öz zaman geçirebilsek ama başarabiliyor muyuz acaba:)

    burcu hazır ol şimdiden seninki fena olacak haberin olsun:)

    özlemcim son postunu okudum çok benzer şeyler yaşıyoruz sanırım, inşallah sorunsuz atlatırız bu dönemleri

    burcu inşallah kısa sürer ya, kolay değilmiş hakkaten:)

    eminecim istediği bir şeye bile önce hayır diyorlar değil mi, çok komik:))

    kuzucum fındık kurmadıma ben de koptum ve full time konusunda haklısın diyorum

    nilocum kurarız inşallah dengeyi bir gün, özledim bu arada

    YanıtlaSil
  23. Füsuncum inan bütün gün evde olmak çok daha zor ama sen gergin olursan çocuk daha da aksileşiyor ben tutturma durumlarında müzik açıyorum neşeli yüksek sesli birşey başlıyoruz beraber haydee hoplayıp zıplamaya ya da sulu oyunlar ortaya sürüyorum :)
    ben bahsettiğin diş macunu nenedent'in 2-4 yaş arası olanı var kendi diş fırçasına sürüp fırçalıyor 17 aylıktan beri onu da tavsiye ederim, çok öpüyorum

    YanıtlaSil
  24. demetcim önerilerini deneyeceğim mutlaka, işe yarayabilir gerçekten
    sen nerdesn bu arada döndün mü canım izmire

    YanıtlaSil
  25. Yazını okurken ohh dedim sadece bizde yokmuş bu durumlar, sonra yorumları okurken daha da rahatladım, demek herkes yaşıyor..
    Ben en çok da ne yapmalıyım? Acaba yanlış mı, tutarsız mı davranıyorum diye kendimi hırpalıyorum. Şu musluk meselesi, hatırlarsın belki, gayet tutarsız oldum, kimi zaman izin verdim saatlerce oynadı, kimi zaman hayır dedim korkunç krizler çıktı...Şimdilerde yola koyuyor gibiyiz, bazı anlaşmalarımız var bu konuda ama yinede doğru mu yapıyorum bilmiyorum. Sebebini anlamadığım krizler, her an hazır bekleyen göz yaşları, bazen akşam eve geldiğimde atılan karakterler fena yapıyor beni..Bakıcı,annem,eşim hepsi de sadece benimle olduğunu söylüyorlar bunların..Ne tuhaf, sanki anneyi cezalandırır gibi..Çalıştığıma memnunum ben, bence çalışmasakda yine bize sökecekti nazları :)
    Nenedent çok sevildi bizde..mamaa mamaaa diye bekliyor arda dişinin fırçalanmasını :)

    YanıtlaSil
  26. füsun tam zamanlı anneliği sadece 5 ay yapmış biri olarak bence çok çok zor ki annelik başlı başına bir sabır durumu zaten merak etme hepimiz aynı durumdayız akşamları kızım 9 bu aralar gerçi 10'a doğru kaymaya başladı ve ben 6 gibi evde oluyorum yani 3 saat ama inan gün içinde yorlulduğum kadar bile yorulmuyorum, çok içten yazmışsın bol sabırlı ve gülücüklü ve defneye bol bol hayır ---- sız günler bu arada boya kalemleri süper en kısa zamanda bizim tombik elliyede alıcam sevgiler

    YanıtlaSil
  27. yok tatlım dönmedim aslında yazıyorum bloga ama bakamadın sanırım..haberleşiriz

    YanıtlaSil
  28. füsfüsüüüüm ne olur ukalalık olarak algılama ama bişi itiraf edicem hani her geçen yaş başka zorluklarla karşılaşıyor insan diyorlar yaaa hepsi doğruymuş biliyomuusun:((
    şimdi senin yazdıklarını okuyunca kendi başımızdan geçenleri hatırladım ve de şimdi ki yaşadıklarımızı
    ooof of allah uzun ömür versin evlatlarımıza...
    zor zanaatmış anne olmak
    kuzunu öpermisin benim için..

    YanıtlaSil
  29. CANIM,BİZDE HALA İSTEDİĞİNİ ALMAK İÇİN İNATLAŞMA OLMASADA YADA AĞLAMA,ELİNDEN BİŞEY SERTÇE VE ANİDEN ALINDIĞINDA AĞLIYOR.
    BENDE BUNU BİR YERE GİDERKEN ASYANIN SEVDİĞİ OYUNCAKLARINI GÖTÜRMEKLE ÇÖZÜM BULMAYA ÇALIŞIYORUM.
    KARŞIDSKİ ÇOCUK ASYANIN EŞYALARINA SULANIRKEN ODA ONUNKİLERLE OYNUYOR.
    VE FÜSÜN EN BÜYÜK YORGUNLUĞUMUZ BİZİM EVDE TAHAMMÜLSÜZLÜĞÜMÜZ AKŞAMA KADAR ONLARCA ÇOCUK SESİYLE UĞRAŞMAMIZDAN OLUYOR.
    BEYİN YORGUNLUĞU VE BU BEYİN YORGUNLUĞU ÇOCUK SESİYLE OLUYORSA VEDEKİ ÇOCUK SESİNE NE KADAR SEVDİĞİMİZ OLSADA SINIRLARIMIZI ZORLUYOR.
    BENCE EVDE OLSAN VE BAŞKA İNSANLARLA UĞRAŞMAK ZORUNDA KALMASAN ,ÇOK DAHA GÜZEL VAKİT GEÇİRİP SABIRLI OLABİLİRSİN .:)

    YanıtlaSil

Düşüncelerinizi görmeyi seviyorum.

Related Posts with Thumbnails