Pembe Ayıcığın Düşü

Defne'ye kitap alırken korkuyorum artık. Bazen bir kitabın hiç olmadık bir noktasına takılıp hüngür hüngür ağlıyor ve bir daha asla okutmuyor o kitabı. Benim çok ama çok sevdiğim Cesur Fırfır da sırf bu yüzden kitaplığın en dip köşelerine mahkum kaldı maalesef.
Pembe Ayıcığın Düşü geldiğinde yılbaşında ermek üzere sakladım. Saklamadan önce bir kez okudum. Ayıcığın ühhüüü ühüü diye ağlamasıyla başlayan bu kitabın akibeti de Cesur Fırfır gibi olacak diye çok korkmuştum ama Defne beni yanılttı. Çok ama çok sevdi bu kitabı. Ben de tabii.

Öykü kısaca şöyle:
Pembe ayıcık hüngütr hüngür ağlamaktadı. Onu gören zürafa neden ağladığını sorar. Düşümü kaybettim der ayıcık. Bunun üzerine zürafa gökyüzünün dört bir yanına bakar ve ayıcığın uzun boynunu sıcak tutmak için bir atkı bulur getirir. Ama ayıcık ağlamaya devam eder. Onları gören at yeryüzünün dört bir yanına bakmayı teklif eder ve çok iyi nallarla çıkar gelir. Ama ayıcık yine susmaz. Bu sefer kurbağa yardıma koşar ve suyun deriliklerinden ayıcığın patlak gözlerini güneşten korumak için bir güneş gözlüğü bulup getirir.

Akşam olur, ayıcık ağlamayı sürdürür. Seslerine uyanan baykuş ne olduğunu sorar. Hayvanlar olanları bir bir anlatır. Baykuş onlara neler bulduklarını sorar. Aldığı cevaplar üzerine ayıcığın uzun bir boynu, nalları takacak toynakları ve güneşten korunacak patlak gözleri olmadığını anlatır. hayvanların hepsi kendi düşünü bulup getirmiştir.

Baykuş ayıcığa düşünün ne olduğunu sormayı aklı eden tek hayvan olur. Ayıcık düşünün uyumak ve güzel rüyalar görmek olduğunu söyler ve baykuş ninni söyleyerek hepsini uyutur.

Bu hikaye nasıl içimi ısıttı, nasıl duygulandırdı beni anlatamam. Yardımlaşmayı, empati kurmayı daha güzel anlatan bir hikaye okumadım şimdiye kadar.

Kitap Redhouse Kidz Yayınlarından çıkmış. Bu yayınevinin kitaplarını, çizimlerini çok seviyorum zaten. Şu anda da kendi sitelerinde indirimli satılıyor tüm kitaplar.

Defne başta düş kavramını anlayamadı. Dişini kaybetmiş dişini deyip durdu hatta. Sonradan düşü anladı ve ne olduğunu sordu. Biz de en basit şekliyle ayının olmasını istediği şey dedik. Ne kadar anladı tam bilemiyorum ama kitabı çok sevdi. Tavisye ediyoruz.
İyi okumalar...

Kitap içinden birkaç resim daha...