Laptopun yeni şarjı da dün bızzt diyerek veda etti bize. Zaten çok ısınmasdından şüphelenmiştim. Sanırım bizim bilgisayarın girişinde problem var, gelen şarj aletini patlatıyor. Servise göndereceğiz, çok alışmıştım oysa ki ben ona. Herşeyim ondaydı, fotoğraflar, düzenleyiciler, şifrelerim hep kayıtlıydı. Başka bilgisayarlarda hiçbir şey yapamıyorum sanki. Şu an kullanmakta olduğumdan fotoğraf bile yükleyemedim mesela, ama sorun bende değil bu alette sanırım.

Fotoğrafsız bir post olacak!

Taa geçen salı PTT kargoya bir paket vermiştim, sürpriz olacaktı. Soramıyorum da geldi mi diye ama sanırım gitmedi. Özenmiştim birazcık, inşallah başına birşey gelmemiştir. Meraktayım.

Dün Defnoş fırından keki çıkarrıken elini ızgaraya değdirdi. Sıcak olduğunu biliyor aslında ama sanırım sadece fırının sıcak olduğunu düşündü, ızgarayla şansını denemek istedi. Hiç farkedemedim bile. Birden gerilediğini gördüm. Kendisi de hissedemedi sanrıım ilk anda, sonradan birden bire ağlamaya başlayıp elini sağa sola sürtmeye başlayınca anladım. Bir süre hangi eli olduğundan bile emin olamadım, hiç göstermedi çünkü ve acımadı, birşey olmadı deyip duruyordu, öyle derse acıyı engelleyebilecekmiş gibi. Krem sürmeyi çok seviyor zaten, babası krem sürelim deyince sakinleşti bir daha da ağlamadı. Parmaklarının en alt boğumları kızarmış biraz, çok birşey olmamaış neyse ki...

Dün bir alışveriş merkezindeki trene bindirdik Defne'yi. Allahım anne-babalık ne tuhaf şey. Trene yalnız binerek sorunsuz yolculuk edip bize gülümseyince, karı-koca, zorlu bir sınavdan başarıyla çıkan ve o rahatlamayla salak salak gülümseyen öğrenciler gibiydik aynı. Gerçekten çok komiktik. Ben uzun zamandır bindirmek istiyordum, çok seviyor çünkü Defne trenleri ve bu çocuklar için olanlarına melül melül bakıyordu her seferinde. Babası ise cesaret edemediğinden hızlıca kaçırıyordu trenin yakınından. Dün nasıl olduysa karar verdi bindirmeye, bizim kız da inmek istemeyince iki tur attı kasıla kasıla:)

Bindirirken bayağı tembihledik, durana kadar otur, aynı araba gibi durmadan kalkmıyoruz falan dedik. Hareket edince korkar mı acaba diyordum ama hiç öyle olmadı, kendi kendine doalndı durdu.

Aynı yerde bir de oyun odası vardı. Oraya koyup uzaktan seyrettim sadece. İlk girdiği ortamda öylece kalıyor Defne. Girmeyeceğim demiyor, giriyor ama bir süre ortada dikilip etrafı seyrediyor. Gözlem mi yapıyor acaba? Hemen olaya adapte olup oyuncaklara dalmıyor. Yine o şekilde bir süre dikilince oynayabileceğini, oyuncakların herkesin olduğunu söyledim. Ben öyle deyince yöneldi oyuncaklara. İlk seferinde pek oynamadı, sonra tekrar götürdüm, daha bir alışmış gibiydi. Bir bebek buldu, sallanan plastik şeyde! salladı onu, kucağına koyup kaydı, ben de seyrettim:)

Sanırım böyle ortamlara girdikçe açılacak, çünkü şu anda biraz çekingen bir çocuk olduğunu gözlemleyebiliyorum. Daha çok arkadaşa ve kalabalığa ihtiyacı var galiba.

14 yorum:

  1. Sen getir benim Spider'ın yanına Defno'şu bak nnasıl açar ;)
    Batıkan'da bakar ilk önce ve sonra bana bakar benden onay yada bir söz bekler ve ben götürürüm oynayabilirsin sende derim, sonra hemen açılır zaten :))
    İlk başlarda çekingen kalabiliyor bazen ;)

    YanıtlaSil
  2. bende sabah beni niye dürtmedi bu kadın demiştim.
    demek senin laptop gitmiş elinden.

    defnoşun o yanan boğumlarını yerim ben yerim :))

    YanıtlaSil
  3. Canım,laptop un en kısa zamanda düzelir de defnoşumun güzel resimlerinden mahrum kalmayız inşallah..Kıyamam ben ona eli yanmış,pek hamarat ama:))
    O trenden bizim burda da birkaç yerde var ama ben cesaret edip bindiremedim daha,çünkü yiğit salıncakta bile sıkılınca birden önündeki korumayı kaldırıyor:(
    Fıstığımıda senide kocaman öptüm canım arkadaşım..

    YanıtlaSil
  4. çok geçmiş olsun boncuğa allahtan hafif atlatmış.
    bende Duru'yu küçük trene bindirdim bikaç kez çok sevdi dişlerini gösterdi inene kadar :)ama bazen ani hareket eden şeylerden korkuyor hemen kalkmak istiyor.
    ahh bizimde derdimiz yalnızlık,Duru çok arkadaş canlısı ama pek kimse yok çevremizde yaşıtı.Anca çarşı pazarda gördüğü çocuklarla idare ediyor :)

    YanıtlaSil
  5. Tüh ya neden öyle oldu ki.Umarım önemli bir sorun yoktur da çabucak gelir laptop.Çok alışıyor insan dediğin gibi:)Defnoşuma çok geçmiş olsun ,Yerim ben onun pamuk ellerini.Gülce de çok tutuk davranıyor ,sonradan açılıyor.Arkadaşsızlıktan mı böyleler acaba.Trene binmiş ne güzel.Bizimkide çok seviyor.Artık atlı karınca tarzı şu dönen şeylerede biniyor.Çok öpüyorum sizi.

    YanıtlaSil
  6. Füsun,

    Çook teşekkür ederim. Az önce bir dosya başında çalışırken getirdi ptt kargo paketini. Beklediğim paketler vardı ama ptt den değildi. Bir kere asla senden paket beklemediğim için çok şaşırdım. Odama geçip açtım.

    Çook güzeller. Broşu hemen taktım bile. Şuan siyah ceketimin üzerinde. El emeğin için, sevgiyle yazdığın minik minik notların için, o minik güzellikleri öyle güzel paketlemen için...

    Birazcık yüzünü güldürebilir miyim demişsin ya.

    Bence de sevmek için tanışmaya gerek yok. Bazen hiç görmedikleri de mutlu etmeye yetiyor insanı.

    Sevgiler,

    YanıtlaSil
  7. geçmiş olsun, Defne ne kadar dirayetliymiş yalnız, acımadı diye diye ağlaması beni bitirdi...

    YanıtlaSil
  8. melikecim zamanla alışırlar inşallah, çekingenlik zor iş:)

    burcu valla uğursuzum galiba:))

    filizcim defne de aynı, kalkmak ister diye korktm ama kalkmadı. evden yüklerim sizi mahrum etmem defneden:)

    ayşegül keşke daha çok çocuk olsa etrafta ama bizde de yok maalesef

    eminecim çoğu böyleyse normal demekki çekingen durmaları, küçükler daha ürküyorlar heralde

    zeynepcim en çok yüzünün gülmesine sevindim ve beğenmee tabi. sen ormandayken gelir diye de korkuyordum tam zamanında gelmiş neyse ki:)

    zizim bizim acıyı kabullnemek istemiyor sanırım, iyi birşeydir heralde bu:)

    YanıtlaSil
  9. Önce biz cesaretlenmeliyiz :=) ilk bindirdiğimizde bizde öyle düşünmüştük ama 1 yaşındaydı..

    YanıtlaSil
  10. kesinlikle sosyal ortamlara sık sık sokmalıyız çocuklarımız, aksi taktirde çekingen olmaları çok normal :)

    YanıtlaSil
  11. geçmiş olsun canım ya yanık çok kötü en korktuğum şey.Anestol diye bir pomad var duymuşsundur mutlaka onu evden eksik etme derim.Tedavi edici bir şey değil uyuşturup acı hissini engelliyor.Bebantenle karıştırıp sürerim ben.sadece cocuklar için değil bizim içinde gerekli.öpüyorum.

    YanıtlaSil
  12. Füsun'cum çok geçmiş olsun ben ancak okuyabiliyorum...

    O duyguyu çok iyi biliyorum. Ben de çoğu zaman öğrenci anne gibi hissediyorum kendimi.

    Gönder Defne'yi Nilsu'nun yanına anında açılır... Sen memnun olur musun bilmem ama:)

    YanıtlaSil
  13. Bu annelik çok feci birşey Füsuncum. Geçen yaz tatilinde otelde mini-discoda çocukların arka arkaya dizilip yaptığı trene Zeyno'da katılınca ağlamıştım ben:) Kıyamam kuzuma ben ya,nasıl dayanıklı maşallah. Çekingenlik konusuna gelince,Zeyno'da yeni bir ortama hemen girmez,mutlaka birsüre gözlemler,yavaş yavaş katılır.Sanırım karakter özelliği,öyle de devam edecek.

    YanıtlaSil
  14. oo güneş siz bayağı erken atmışsınız korkuyu:)

    nilay gerçekten öyle..

    başakcım bizde de silverdin varmış o da iyi geldi ama senin dediğini de alayım bulunsun, sağol canım

    özlemcim olurum kesin, açılsın yeter ki. eli iyileşti neyse ki çok sağol

    neslihancım dediğin gibi karakterine müdahale etme şansımızı yok, bakalım bizimki nasıl olacak

    YanıtlaSil

Düşüncelerinizi görmeyi seviyorum.

Related Posts with Thumbnails