DATÇA

İnsan bir yeri görmeden sever mi? Ben Datça'yı görmeden bile çok seviyordum. Belki duyduğum birkaç söz, izlediğim birkaç tv programı yüzünden belki. 2 senedir Datça'yı görmek için ölüp bitiyordum. 2008 yazı Defne çok küçük diye gidemedik, geçen sene taşınma, ev arama, yerleştirme, sonrasında tatile gidecek hevesi bulamama vs gibi sebepler yüzünden kaldı gitti. Hem Datça aşkım hem iki yıldır tatile gidememenin heyecanıyla bir heves düştük Datça yollarına. Ne rezervasyonumuz vardı ne de gidecek bir yerimiz. Hiç bilmediğimiz bir yere gidiyorduk koşa koşa.


Datça'yı şimdi önce taş duvarları, sonra begonvilleri, kimi yerde buz gibi, kimi yerde ılık, yumuşacık denizi, bazen taşlı bazen kumlu plajları, nefis bademi, balları, zeytinleri, incirleri, dağları, uçurumlarıyla hatırlıyorum. Dağların içinde giderken birden karşınıza bir koy çıkıveriyor, kendi halinde, küçücük, çok şirin.

Herkesin tatil anlayışı farklı tabi ama Datça kesinlikle benim tatil anlayışıma çok uydu. Hiç müzik sesi duymadık bir kere. Plajlarda işletmler var ama müzik çalmıyorlar. Huzur içinde denize girip dalgaların sesini dinleyerek uzanabiliyorsunuz. Denizden çıkıp koşarak arkadaki tesise gidip duş alıp gelebiliyorsunuz. Koylarda hiç şezlong parası vermedik mesela. Duşa girerken kimse size birşey sormuyor, nereye gidiyorsun demiyor. Zaten herkes güleryüzlü, sıcacık. Biz en çok Hayıtbükünü ve oradaki Ortam'ı sevdik. Ben ilk kez karides yedim, bayıldım. Defne ilk kez kalamar yedi ve bayıldı. Ben yemeyeceğini sanarken nerdeyese yarısını bitirdi kalmar dolmasının.

Herşey doğayla iç içe, yapay, zorlama tesisler yok. Resmen kişiliği ve tarzı var buranın, tam sevdiğim gibi...

Begonviller heryerde, pespembe, mosmor. Onlara bakmak bile insanı mutlu ediyor zaten.
Can Yücel'in evini de gördük, eski Datça'da, köy içinde. Nam-ı diğer Canevi. Ressam eşi hala orada yaşıyor ve her 12 Ağustosta evi ziyarete açıyormuş. Az bir farkla kaçırdık ne yazık ki...


Burası çok sevdiğimiz Hayıtbükü. O kadar küçük, o kadar şirin ki. İki genç kızla tanıştık Defne orada. Köyde kalıyorlarmış yazları. Keçileri, ördekleri varmış. Defne'ye gel seni de götürelim dediler, motorsikletle gelmişler, biner gideriz, kask da takarız dediler.

Gerçekten de biz yemek yerken, güneşin batmasına yakın denizden çıkıp havlularını bellerine dolayıp kaskşarını taktılar ve şu şirin motorlara atlayıp gittiler. O zaman hayal ettim ben de Defne'nin de yazları minik pembe motoruna binip buraya yüzmeye geldiğini ve bizim bütün yazı orada geçirdiğimizi. Ne güzel olur ama...




Alttaki fotoğraf Knidos. Çok ama çok çetin bir yolu var. Neredeyse tek arabanın geçebileceği genişlikte virajlar ve uçurumlar. Antik bir kent, çok güzel tekneler, ıpılık, berrak bir deniz. Ama giriş 8 lira. Antik kent yüzünden. Hadi onu anladık, girince başka bir giriş daha var, harabelere giden. Orada bir 8 lira daha. o neyin nesi, ya da ilki neydi çözemedik. Çok sıcak olduğundan ve Defne kucağımızda uyuduğundan kente girmedik. Düzgün bir plaj da yoktu ve deniz çok taşlı çok yosunluydu, girmedik ve döndük başka bir koya, zaten o kadar çok ki, kendinize göre mutlaka bir tane buluyorsunuz...


Hayıtbükünde akşam...


Alttaki fotoğraflar da eski Datça'dan. İlk üçü gibi. Orası da apayrı bir güzellik. Taş evleri, sokakları, salaş restoranları, çok şirin insanları, el emekleri, rengarenk sergileriyle mutlaka görülmesi gerekir bence.






Gerçekten çok güzel bir tatildi, keşke daha çok kalsaydık. Şimdiye kadar tatillerden sıkılmış, aynı şeyleri yapmaktan bunalmış şekilde dönerdim. Bu sene ise hiç öyle hissetmiyorum. Oradayken bile düşündüm, gerçekten huzurlu hissettiğimi, herşeyden uzaklaştığımı, kafamda hiçbir düşüncenin kalmadığını hissettim. Hergün başka bir yere gittik, değişik yerler, gördük keşfettik. Bazı yerler bize çok taşlı veya suyu çok soğuk gelince hiç problem etmeden toplandık başka bir yere gittik. Problem etmemek benim için ayrıca güzeldi tabi.

İyi ki gitmişiz, iyi ki. Ve gerçekten yetmedi, doyamadım. Sanırım seneye de biz burdayız, daha görülecek çok yer var...

Defne'yle tatili de ayrıca yazacağım, o da ayrı güzeldi tabi...

16 yorum:

  1. Merabaaa
    Biz de orlardaydık geçen hafta, Palamutbükü'nde kaldı aklımız. Ayrıca Defne çok tatlı annesi:)
    Sevgiler
    Eylem

    YanıtlaSil
  2. ne güel yerler onlar.sizin için güzel bir tatil olmuş.sevgiler

    YanıtlaSil
  3. Ne kadar güzel bir yermiş...
    E iyi ki gitmişsiniz, ben de çok istedim görmeyi şimdi. Tam da bizim sevdiğimiz gibi bir tatil geçirmişsiniz. Geze geze göre göre...
    İnşallah bizde seneye...
    Defnenin tatil anılarını da sabırsızlıkla bekliyorum.
    Sevgiler...

    YanıtlaSil
  4. hoşgeldinizzz...problemsiz ,güzel bir tatil olması işin en güzel kısmı sanırım...hele de çocuklu tatillerde buçok önemli :))
    Datça'ya ben de bayıldım...inşallah ilerki yıllarda bizim de yolumuz düşer o taraflara...
    Defne'nin tatil anılarını da bekliyorum....

    YanıtlaSil
  5. Sizinle gidip, o huzuru duyup geldim sanki, huzur yazıya yansımış, herşey çok güzelmiş... Defnenin maceralarını sabırsızlıkla bekliyorum.

    YanıtlaSil
  6. Bayıldım...

    ve özendim...

    seneye tatil programımıza alıyorum!

    Hoşgeldiniz :)

    YanıtlaSil
  7. Belki 20 senedir datçaya giderdik yazları.oralarda büyüdüm sayılır.kızımı ilk defa geçen sene götürdük onunla ayrı güzeldi tabii.hiçbir yere değişmeyeceğim bir güzelliği var Datça'nın.Bu sene gidemiyoruz malesef kayınvaldemin rahatsızlığından dolayı.Ama sayenizde özlemimi giderdim:)
    sevgiler...

    YanıtlaSil
  8. merhaba Füsun ablacım,bende tatilim 20 gününü orada geçirdim,harikalar diyarı datça,fotoğraf paylaşımın için teşekkürler :))

    YanıtlaSil
  9. hiç gitmedim Datça'ya, ne güzelmiş

    YanıtlaSil
  10. eymecim seneye görüşürüz inşallah, öptük sizi

    uğurböceği gerçekten çok iyi geldi, bizden de sevgiler

    haticecim ilk kez bu sene böyle bir tatil yaptık ama çok iyi oldu

    bahriyecim hoşbulduk, sorun yaşatmadı bize defne gerçekten, onun resimleri de yakında:)

    burcum kıyamam:(

    füsuncum yanstmaya çalıştım gerçekten, başardıysam ne mutlu

    başakcım hoşbulduk, sizin de az kaldı, çok güzel geçecek eminim

    durunun annesi senin gibi yıllardır oraya gideriz diyenlere o kadar özeniyorum ki, inşallah bizim de ileride böyle bir imkanımız olur, çok geçmiş olsun bu arada

    lenacım 20 gün çok iyi, keşke biz de daha çok kalsaymışız

    denizcim mutlaka bir kere gör bence

    YanıtlaSil
  11. Datça'ya bir defa giden mutlaka dokuz defa daha gidermiş:)

    YanıtlaSil
  12. füs gelip gelip bakıyorum ben bu fotolara,bayıldım ben datcaya.

    YanıtlaSil
  13. yazını oluyunca aynı duyguları paylaşan birini bulmak beni çok mutlu etti. temmuz da Datça daydık. ilk kez gittik ve hayran kaldık tatilin gürültülü müzik dinlemek, kalabalık plajlarda yüzmeye çalışmak dostlar tatilde görsün diye değilde sakin huzurlu mutlu bir tatil geçirmek isteyenler için kesinlikle doğru yer.... kızınıza ve resimlere bayıldım...

    YanıtlaSil
  14. Greetings from Carolina! I'm bored to tears at work so I decided to check out your site on my iphone during lunch break. I love the information you present here and can't wait to take a look when I get home.
    I'm surprised at how quick your blog loaded on my phone .. I'm not even using WIFI, just 3G .
    . Anyways, amazing blog!

    my web-site satılık yazlık

    YanıtlaSil
  15. Yazı çok sağlam olmuş. Datçaya gidenlere tavsiyede bulunmak isterim Villa Aşina Otele uğramadan Datçadan ayrılmayın.
    http://www.villaasina.com/

    YanıtlaSil

Düşüncelerinizi görmeyi seviyorum.

Related Posts with Thumbnails